13.10.11

Hayata Aç Olmak

Yalnızlıkla doğru orantılı bir açlıktır.
Yalnızlığınız ne kadar uzun sürdüyse, açlığınız bir o kadar artar.
Kalbinizin gurultularından başka hiçbir şey duymazsınız, aldığınız her nefesi hazmetmek zorlaşır.
Bunun dışında; bu açlık duygusallığınıza da yansır.

İki güzel kelime söyleyen karşı cinsi kendinize aşık zannedersiniz, siz de için için hoşlanmaya başlarsınız.
Aynı şekilde ilgi gösteren hemcinsinizi de süper dost ilan edersiniz.
Sizinle konuşan herkes süper insandır.

Bu atıştırmalarla doydum zannedersiniz, işte hayat bu deyip, hayattan zevk aldığınızı sanarsınız.
Evet dibe vurdum, ordan aldığım gazla yüzeye çıktım, uçuyorum dersiniz.
Belki de uçarsınız, ama sizin kanatlarınız var mi ?

Olmayan kanatlarla çırpınırsınız, çırpındıkça dengeniz bozulur.
İşte o ara süper dostunuzu, süper insanları, süper aşkınızı ararsınız.
Onlar zaten gitmiş olurlar.

Yine düşersiniz, yine acır, yine yalnızlık.
Bu sefer adam oldum, artık güvenmek yok dersiniz.
Ama inanmaktan başka şansınız yokki!
O kadar yalnızsınız ki, hayata o kadar açsınız ki... Sevmeye, sevilmeye hasret...
Bir çift gülen göz, iki güzel söz alıveriyor geriye kalan yarim aklınızı başınızdan...
Sonrası şarkılar, hatıralar.

Hep aynı....

Lacuna Coil - Falling

No comments: